Osmanlılar zamanında gençler, dinlerini, vatan sevgisini öğrenmek için, bir âlimin, bir velinin etrafına toplanırlardı. Büyük âlimlerin gösterdiği yola Tarikat denildi. Tarikatlar etrafa yayıldı. Müslümanlar ve vatan sevgisini öğrenen gençler, çoğaldı. Devleti ele geçiren masonlar, bu hâli görünce, tarikatlara dinsiz, soysuz kimseleri karıştırdılar ve böylece tarikatlar, dinsizlerin, ahlaksızların elinde kaldı.
Osmanlının son zamanında İstanbulda medrese-tül-mütehassisinde tasavvuf kürsüsü baş müderrisi ve Eyüp Sultan-Kaşgari dergahı Nakşibendi tarikatı şeyhi olan seyyid Abdülhakim Arvasi hazretleri buyuruyor ki: Son zamanlarda İstanbulda bozulmamış, ehl-i sünnet yolundan sapmamış tarikat kalmamıştı. Bu tarkatları Allahü teala kapattı. Kişiler bir sebep, bir vasıtadır.