kitap serisini bitirdim ve beni cok mutlu etti bu hikaye. rus folkloru, biraz tarih, biraz fantazi. bu kitapta kulikova savasina da deginilmisti. vasilisa petrovna'nin, baba yaga (rus folklorunda guclu bir cadi) ve chernomor'un (buyucu & denizlerin krali, chernomor ismi karadeniz'den geliyormus) kucuk kucuk torunu oldugunu da ogrenmis olduk. bu kitap serisi su an gonlumde bir numero. asla unutulmayacak cinsten.2. kitabi da cok sevdim. vasilisa artik kendisinin, vefat etmis annesi ve anneannesinin, hatta kucuk yegeninin de ''cadi'' oldugunu anliyor/ogreniyor. vasilisa yalnizdi, ama yegeni bu durumda yalniz olmayacak ve sorularla vasya'ya gidebilecek. onlar icin ferahladim resmen :d kucuksun ve gorduklerinin/yasadiklarinin ne oldugunu anlamiyorsun. vasya boyleydi. marya boyle olmayacak. simdi de vasilisa'nin anneannesi tamara ve ablasi olga'nin kizi marya'nin hikayelerini merak etmeye basladim. ne oldu, ne olacak, nasil olacak etc. iste diger kitapta bunlara da deginmeye baslayacaklar adim adim.
kitapta tek duygulandigim yer surasiydi, vefat etmis anneannesi tamara'nin ruhu tamamen ve artik kesin olarak obur dunyaya gecis yapmadan, ona bunu soyleyebilmesi:
''your daughter had five children, grandmother. the children also have children. we will not forget you. you saved our lives. we love you. be at peace.''
artik ''winternight trilogy'' serisinin son kitabina baslayacagim:
Ekli dosyayı görüntüle 87100
rusya'dan cikis yapip, japonya'ya ucuyorum. ayni yazardan ''japonya'nin hayaletleri'' kitabini okumustum ve sevmistim. simdi de sira buna geldi:
